Zeytinyağlı Yerelması

 Zeytinyağlı yerelması pişirme konusunda, eşimin anneannesinden ilham aldı, ellerine sağlık o bu yemeği çok sık yapar, ama ben yerelmasını çiğ yemeyi tercih ettiğimden, kendim hiç pişirmemiştim. Pazardan alır almaz yarısıyla önce salatasını yaptım, ancak diğer yarısını pişirmeden de duramadım. Ben anneannemden farklı olarak pirinç kullanmadım, soğan alarak arpacık soğanı tercih ettim ve yine farklı olarak sarımsak ve patates de ekledim. Anlayacağınız ortaya farklı bir tarif çıktı, internetteki tariflerde de benim kullandığım malzemelerin tercih edilmediğini görünce bu tarifi paylaşmaya karar verdim.

Malzemeler

  • 1/2 kg yerelması
  • 1 ortaboy patates
  • 10 adet  arpacık soğan
  • 1 diş sarımsak
  • 1 küçük havuç
  • Tuz
  • 2-3 çorba kaşığı zeytinyağ

Yapılışı

Tüm sebzeler soyulur. Soğanlar ve sarımsak bütün olarak zeytinyağ koyulan tencerede kavrulur. Geri kalan malzemeler küp küp doğranır (havuç istenirse halka halka da doğranabilir, ben iki şekilde de yaptım 🙂 ) Doğranan sebzeler sırayla havuç, yerelması ve patates olacak şekilde eklenir. 1 çay bardağı su koyulur, kısık ateşte sebzeler yumuşayana kadar pişirilir, tuz eklenir, ocak kapatılır, kapağı açılmadan oda sıcaklığına gelene kadar soğutulur. ! gece buzdolabında dinlendirildikten sonra servis edilir.

Not: Kullandığım sebzelerdeki şeker oranını gözönünde bulundurarak, şeker eklemedim. Servis esnasında limon tercih edenlere saygım var ama hiç bana göre değil, istenirde değirmen karabiber kullanılabilir ben öyle yaptım.

Zeytinyağlı Taze Fasulye

Yaz bitmeden yayınlamam gereken birkaç tarifi eklemeye çalışacağım. Bunlardan biri “Zeytinyağlı Fasulye”…Diğerleri de kışlık hazırlıklar, gerçi bunun için geç kaldım gibi ama olsun, önümüzdeki yıl hazırlıklara erken başlamak için şimdiden aklımızda olur 🙂 Önce yemeğin tarifi…

Malzemeler

  • 1/2 kg taze fasulye
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 diş sarımsak
  • 3-4 adet olgun domates
  • 2 çorba kaşığı zeytinyağ
  • Tuz
  • Şeker (arzuya göre)

Yapılışı

Taze fasulyeler her iki kenarları ince şekilde kesilerek kılçıklarından temizlenir ve ortadan ikiye kesilir. Diğer tarafta soğan küp küp doğranır. Domatesler rendelenir. Tencereye zeytinyağ koyulur, ocağın altı kısık olarak yakılır. Doğranmış soğanlar ve bütün olarak sarımsak ilave edilir, pembeleşince, yıkanıp süzülmüş fasulyeler eklenir. En üste domatesler eklenir. Bu aşamada istenirse şeker eklenebilir. Tencerenin kapağı kapatılır. Fasulye pişerken suyunu bırakacaktır. Ara ara kontrol ederek, suyunu çekmişse az miktarda sıcak su eklenir, tuzu eklenir, fasülyeler yumuşayınca ocağın altı kapatılarak tenceresinde soğumaya bırakılır. Tamamen soğuduktan sonra kapaklı bir cam kaba koyularak buzdolabında dinlendirilir. Tüm zeytinyağlı yemeklerde olduğu gibi 1 gece dinlendirildikten sonra daha lezzetli olacaktır.

Not: Tarif, canım annemden…Öpüyorum kendisini.

Zeytinyağlı Enginar

Uzuuun bir aradan sonra yeni bir ay, yeni tariflerle merhaba…Hafif ve lezzetli yemekleri tercih ettiğimiz sıcak yaz günlerinde, bu güzel tarifi paylaşmaya karar verdim.

Malzemeler (4 kişilik)

  • 4 Enginar (1 porsiyon, 1 adet olacak şekilde)
  • 4 çorba kaşığı ya da tatlı kaşığı bezelye (arzuya göre)
  • 1 Havuç
  • 1 Patates
  • 1 Soğan
  • 1 adet küp şeker
  • 2 çorba kaşığı kaşığı zeytinyağ
  • 1 su bardağına yakın su
  • 1 çay kaşığı tuz (tercihen deniz tuzu ya da kaya tuzu)
  • Üzeri için dereotu

Yapılışı

Soğan çok küçük şekilde küp küp doğranır. Patates ve havuç aynı büyüklükte olacak şekilde, minik küpler halinde doğranır. Bezelye 10 dk kadar haşlanarak suyu süzülür. Tüm malzemeler bir kapta toplanır, yağ ve tuz eklenerek karıştırılır. Enginarlar bol suda iyice yıkanır kurulanır. Yayvan bir tencereye dizilir. İç harç, eşit olarak tüm enginarlara paylaştırılır. Suyu eklenir, küp şeker suyun içine koyulur. Su kaynayınca kısık ateşte 30 dk kadar pişmeye bırakılır. Pişip pişmediğini anlamak için enginara bıçak batırılır, eğer kolayca ilerliyorsa pişmiş demektir. Uzun süre pişerse dağılacaktır, o yüzden bu şekilde kontrol etmek en iyisi.

Not: İsteğe bağlı olarak, pişirilirken limon suyu eklenebilir, ama biz tercih etmiyoruz.

Tarif, sevgili babamdan. Anneannemden benzer şekilde pişiriyor bu yemeği. Her ikisine de teşekkürler, sevgiler.

Zeytinyağlı Yaprak Sarma

Fark ettim ki, hemen her yemek sitesinde yayınlanmış olan bu tarif yöreden yöreye ve yapandan yapana değişiklik gösteriyor. Benim tarifim de, aslında annemin tarifi, oldukça farklı. Osmanlı mutfağının üzümlü, fıstıklı, tarçınlı olan tatlımsı versiyonu pek bana göre değil. Herkesin damak tadına göre yaptığı sarmanın Yonca’dan Lezzetler versiyonu ise şöyle:

Malzemeler

  • 2-3 çorba kaşığı sızma zeytinyağ
  • 1 orta boy soğan, rendelenmiş
  • 1 çay fincanından 1 parmak eksik pilavlık pirinç
  • 1 tatlı kaşığı ev yapımı domates salçası
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1 çay kaşığı taze çekilmiş karabiber
  • 1 tatlı kaşığı nane
  • 30 adet asma yaprağı
  • 1 çay fincanından 2 parmak fazla sıcak su
  • Üzeri için dilimlenmiş limon suyu

Yapılışı

Asma yaprakları sıcak suya koyularak bir kenarda bekletilir. Diğer tarafta rendelenmiş soğan zeytinyağda kavrulur. Salça eklenerek kavrulmaya devam edilir. Yıkanmış ve süzülmüş pirinçler (Baldo veya Osmancık değil, marketlerde pilavlık pirinç diye satılanlardan olacak), tavaya eklenerek kavrulur. Üzerine tuz, karabiber ve nane eklenerek ocağın altı kapatılır. Asma yaprakları süzülür, suyu sıkılır. Tencerenin dibine 3 tane kadar yaprak serilir. Yapraklar çok kalın olmayacak şekilde sarılarak tencereye dizilir. Sarmanın üzerine sıcak su koyulur. Ocağa alınan tencerenin içindeki su kaynadığında, ocak en kısık konumuna alınır ve sarma suyunu çekene kadar pişirilir. Ilındıktan sonra servis tabağına alınan sarmalar, limon dilimleriyle süslenir ve taze sıkılmış limon suyuyla servis edilir. İsteğe bağlı olarak üzerine zeytinyağ gezdirilebilir.

Not: Tarif için Canım Annem’e teşekkürler, öpüyorum kendisini. Buradan tüm annelerin, Anneler Günü’nü de kutluyorum.

Közlenmiş Patlıcanla İmam Bayıldı

Malzemeler

  • 4-5 adet patlıcan
  • 1 adet büyük boy kuru soğan
  • 1 adet dolma biber
  • 4 adet domates
  • 2-3 diş sarımsak
  • Zeytinyağ
  • Tuz

Yapılışı

Patlıcanlar yıkanır,kurulanır,uçlarından 2 cm kadar kesilir(böyle yapınca delmeye gerek kalmıyor).Kızgın sac üzerinde közlenmeye bırakılır.Diğer tarafta soğan piyazlık doğranır,sarımsak rendelenir(istenirse bütün olarak bırakılabilir).Tavaya 2-3 çorba kaşığı zeytinyağ koyulur,soğan ve sarımsaklar ilave edilir,kısık ateşte kavrulur.Üzerine ince kıyılmış dolma biber eklenir,kavurmaya devam edilir.Domatesin kabuğu soyulur,ince ince kıyılır ve tavada pişmekte olan sebzelerin üzerine eklenerek kavurma işlemine devam edilir.Tuz eklenir.Patlıcanların kabuğu soyulur,ortası yarılarak tuzlanır,hazırlanan iç harç doldurulur ve 180 derecede 25-30 dk pişirilir.Ilık servis edilir.

Bu tarif Borsa Lokantasından.

Zeytinyağlı Pırasa

Malzemeler
  • 1 kg pırasa
  • 1 adet havuç
  • 1 küçük kuru soğan
  • 2 çorba kaşığı zeytinyağ
  • 1 çorba kaşığı kırık(dolmalık) pirinç
  • 1 adet küp şeker
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1,5 kahve fincanı sıcak su
  • Limon suyu

Yapılışı

Önce, soğanlar küçük küpler halinde doğranır.Havuç soyulur, çok kalın olmayan yuvarlaklar şekilde dilimlenir.Pırasanın sap kısmı kesilir ve dış kabuğundan, bir veya iki kat soyulur(bu işlemler tamamlandığında pırasanın yarısı kalıyor, o yüzden 1 havuç yeterli oluyor).Pırasa fazla büyük olmayan küpler halinde doğranır(ben halka halka doğramayı tercih etmiyorum ama siz öyle de yapabilirsiniz).Pirinç yıkanır ve süzülür.Hazırlıklar tamamlanınca,tencere ocağa alınır,kısık ateşte zeytinyağ ile soğanlar kavrulur.Biraz kavrulunca havuçlar eklenir ve onlar da kavrulur.Kavurma işlemini ara ara karıştırarak yapmalı ve karıştırma işlemi biter bitmez tencerenin kapağı da kapatılmalıdır.Havuçların diriliği geçince pırasa eklenir ve diriliği geçene kadar fazlaca hırpalamadan karıştırılarak ve yine işlem bitince tencerenin kapağı kapatılarak 10 dk kadar pişirilir,küp şeker bu aşamada eklenebilir.Daha sonra 1 kahve fincanı sıcak su eklenir.Pırasa suyunu çekince pirinç eklenir, yarım kahve fincanı kadar daha sıcak su eklenir ve tencerenin kapağı kapatılır.Pırasalar dağılmayacak şekilde ama iyice yumuşayana ve pirinçler pişene kadar ocak en kısık ateşte bırakılır.Pişen pırasa iyice soğuyunca tencereden alınmalıdır.İsteğe göre üzerine limon sıkılarak, ılık veya soğuk servis edilir.

*Biraz uzun oldu ama napalım ancak bu şekilde tam olarak tarif edebildim 🙂

**Bir de sürekli “kısık ateş” ve “tencere kapağının kapalı tutulması”ndan bahsettim ama, işin püf noktası burda :))

***Birçok kişi, pırasanın soğangillerden olması nedeniyle bu yemeği pişirirken soğan kullanmayı tercih etmez. Ancak ben, bu tadın daha vurgulu olması tercih ediyorum,dolayısıyla bu yemeği soğansız pişirmiyorum.

Not: Bu tarif Canım Babamdan, kendisine teşekkürlerimi sunuyorum.